39.Alay komutanı Nizami bey ve yardımcısı Ethem Şevki beyin İstanbullu olmaları nedeni ile yaptırdıkları Marmara Denizi görünümündeki havuz, Dut ağaçlarının dallarının budama yapılırken uzun olanlarının birbirleri ile birleştirerek oluşan TÜNEL görüntüsü. Aklınıza gelen her türlü çiçek gül, ortanca, yasemin,lale karanfiller renk renk.Bahçenin etrafı duvar ve tel örgü değil ağaç ve çiçeklerle çevrilmiş.Üst köşede ki camiinin doğu ve kuzeyinde Yahudi mahallesi parka çok yakın.Akşamları eğlenceler düzenlenir,Yahudi aileler parka gelirler,Alay bandosu da konser düzenler,Balolar tertip edilirdi.Alay eratı Yahudi kızlarla dans ederler pür neşe içinde geceleri eğlenirlerdi.Şimdiki karambol sahasının olduğu yerde yazlık Zafer sineması vardı. Her akşam ful dolu, sinemada bir akşam verilen sanat müziği konserinde şarkı söyleyen Hayat isimli sanatçı istek yapılan şarkıyı istem tarzını beğenmediği için okumaz ve bıçaklanarak öldürülür, bu olaydan sonra sinema özelliğini kaybeder daha sonra da yıkılır. Üst batı köşede saralı Ali çay ocağını ve kahve gibi işletir.
39.Alay Tire den kaldırılır, Belediye ye devredilir , Belediye yaptığı düzenleme ile eski günlere döndürülse de artık o güzellikler olmaz.Ramazan ve Kurban Bayramı etkinlikleri buraya taşınır Dönme dolap,atlı karınca,çadırlar,cambazlar gösterilerini burada yaparlardı.
Tire müzesi batı tarafa getirilir, Batı köy terminali de alt köşeye yerleştirilir.60 lı yıllarda polis memuru Muzaffer Çelikörs (merhum)yetenekli gençlerden türk halk müziği topluğu kurar ve akşamları konserler verilirdi.
Müzik gurubunu Ersen Toksöz, Ahmet Avlar,Hüsamettin Sola,Selahattin Alpay ,Ünal Gürcan,Yaşar Sola,Neşet Bölükbaşı (merhum),Ceyhan Manuş ( merhum),İbrahim Şentürk ve Ülkü Çarıkoğlu seyircilere hoş vakit geçirirlerdi.
ALAY PARK ının o günlerini ben haaala arıyorum… Çünkü bu günkü görünümü taş yığını ve hava almayan kapalı ceza evi gibi…