GEÇERDİ HEP…

Geçerdi hep…
Pırıltılı kanunlar…
Neveser gecelerden…
İhtimal buhranlı gecelerdi hep…
Yüreğinde yalnızlığın tortusu…
Vazoda yaseminler…
Ufukta yasemin kuşları…
Çözülmez bilmecelerdi hep…

 

 

YALNIZLARIN EN BÜYÜK SORUNU…

Yalnızların en büyük sorunu…
Tek başına özgürlük ne işe yarayacak?…
Bir türlü çözemedikleri bu…
Ölü bir Gezegenin soğuk tenhalığına benzemesin diye…
Özgürlük…
Mutlaka paylaşılacak…
Suç ortağı bir sevgiliyle…

 

 

KALP AĞRISI…

Bu Akşam…
Martılar yine savruldu göklere…
Beyaz mendiller gibi…
Aşk deyip susmadı kalbimiz…
Yıldızlar düşünce karanfillere…
Bir yağmur iner gibi…
Karanlıkta düşünceli bir yüze benziyordu 
Deniz…
İçinde Bahriler,inciler,mercanlar…
Ve…
Denizin üstünde bütün ihtişamıyla
Bahar….

 

 

SAÇLARIN ÖRÜLMÜŞ OLMALI
Seni birden hatırlarım akşamlar içinde…
Fevkalade tatlı bir sesin söylediği…
Şöyle kolay dokunaklı,aydınlık ve temiz…
Gittikçe yakınlaşan bir melodi gibi…
Kalbim artık ürperen bir mandoline benzer…
Ne güzel şeydir seni hatırlamak…

 

 

Saçların…
Örülmüş,örülmüş olsun…
Ve beyaz ellerin…
Geceye karşı çıplak…
porselen tabakta yıkanmış kayısılar…
yere düşmüş bir kitap…
Şiir kitabı…
içinde hürriyetten bahseden mısralar….

 

 

İSTEMEK…

Seninle büyük seninle güzel bir kitap okusam…
Yağmur susmadan,susmadan gece yarısı…
Gözlerin…
Gözlerin bir anda büyüseler…
Bir ses duyar gibi olsan…
Çok uzaktan bir ses…
Gecelerin,yıldızların,bulutların içinden…
Derhal ışıklar kararsa…
Uykun gelse hemen…
Rüyamızda…
İnsanları,insanları görsek….