Bir vakit kamışlıktan kesip, vatanımdan ayrı kodular beni…

Cismimi, keskin bıçaklarla budayıp,sırladılar…
Aylar boyu tenhada bekletip, kuruttular…
Ateşte yanmayayım diye buhara tutup eğriliğimi doğrulttular…
Sonra dokuz boğuma pay ettilerki …
9 boğumlu insan sesinden sesime ses gelsin…
İncecik cismime 7 delik açtılarki…
İnsan başından müphem kulaklar,gözler,burun ve ağız olsun…
Baş paremi takıp, badem,susam,parafin sularına daldırıp yağladılar…
Loş dehlizlerde kurudum,kavruldum…
Suyum çekildikçe,sandımki ölüyorum…
Sonra…
Halim,selim bir delikanlı aldı eline beni…
İlk o üfledi…
Nefesini…
Bedenime de…
Ruhuma Can geldi…
O canın içinde filizlendiğim Billur göl…
Güneşin içimi ısıtan hareleri…
Kuşların cıvıldayışı…
Köklerimi gıdıklayan balıklar…
İnce bedenimi okşayan meltem…Raks ettiren bahar rüzgarları…
Hiç bilmezdim içimde saklanan Hazineyi…
İntizarım…
sessiz bir çığlık sanırdım…
meğer ne yanık içli bir tizmişim…

* Bu vesileyle Mübarek Ramazan ayınızı kutlar,güzelliklere ve iyiliklere vesile olmasını dilerim…