Toplumumuzda son zamanlarda dozunu giderek arttıran bir aile içi şiddet alıp başını gidiyor…

Dizilerinde, bu şiddetin oluşmasında  önemli bir payı olduğunu düşünüyorum…
Her ne kadar, Toplumbilimciler ve dizi yapımcıları; Biz topluma ayna tutuyoruz, Tv’lerde gördükleriniz bunun yansıması  deseler de…

Ben bu görüşlere kesinlikle katılmıyorum;
‘’ Olumsuzluk, olumsuzluğu doğurur ‘’
Genelde dizi seyretme alışkanlığım yok, ama ama bazı akşamlar,çok seyredilen Ulusal kanalları şöyle bir göz ucuyla taradığımda, Birbirinin kopyası diziler…
Ana Konu;  Dram,şiddet bir sevgisizlik ve nefret ortamıyla karşılaşıyorum…
Oysa;  Çocukluğumda izlediğim 70’li yılların yabancı dizilerini anımsadığımda, aklıma hep iyi örnekler  geliyor;
‘’ Heidi, Lassie, Flipper, Küçük Ev, Beyaz Gölge, Tatlı Cadı,  Bonanza ‘’
80’li yıllarda…  Cosby Ailesi, Alf…
Yerli Dizilerden;  Çalı Kuşu,Şehnaz Tango 
Aklımda kalanlar…
Söz konusu yabancı dizilerde işlenilen Ana Konu;
Çocuklara iyi bir insan olmak öğütlenir…
Özeklikle,  akşam yemeklerinde bütün bir Aile bir arada yemek masasına oturulmasına dikkat edilir…
Aile Büyüğü yemeklerden önce ve yemeklerden sonra, sofradakilere Şükür Duası ettirir…

Pazar günleri mutlaka bütün aile fertleri  Kiliseye gider…

Şimdilerde, Çocuk dizilerinde bile şiddet var…
Taze dimağlara nefret, şiddet ve sevgisizlik Tohumları ekiliyor…
‘’ ne ekersen, onu biçersin ‘’
Bunun olumsuz geri dönüşlerini çokça görüyoruz…
En son Örnek; Öğretmenini öldüren Öğrenci…
* Yazımı okuyan Öğrenim çağında olan Okurlarıma;
1967 yapımı Sevgili Öğretmenim filmini ( Tos ir, with love)  internetten bulup izlemelerini  öneririm…
Sevgiyle,

  • Sevgi, yayabileceğiniz en yüksek frekansa sahiptir..
    Hissettiğiniz ve yaydığınız sevgi ne kadar büyükse,
    Kullandığınız doğal güç de o kadar etkilidir…

Sevgiyi  elde etmek için içinizi onunla öyle bir doldurun ki…
Sevgiyi çeken bir mıknatıs olun…