"Gazze’deki alçakça katliamı kınıyor, Barış hemen şimdi diyoruz."
Eğitim İş Tire Temsilciliği Yönetim Kurulu Başkanı Özgür Anafartalar tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi;
“İsrail-Filistin savaşı, sivillerin hiçbir şekilde gözetilmediği hatta özellikle hedef alındığı bir savaş haline gelmiştir. İsrail’in Gazze'deki el-Ehli Baptist Hastanesi'ni bombalaması ve hastaların, bebeklerin, evsizlerin oluşturduğu 500’den fazla insanı katletmesi, savaş suçu ve insanlık suçudur.
Bir hastaneyi hedef almaktan daha alçakça bir şey varsa o da dünyanın gözüne bakarak bu saldırıyı inkar etmektir. Dünya sahnesinde, insanlık tarihinin en büyük soykırımlarından birini yaşamış bir devletin şimdi kendine yaşatılan büyük acıyı unutup bir soykırıma giriştiği görülmektedir.
Bu insanlık dramı ‘medeni dünyanın’ ne kadar medeni olduğunu da bir kez daha gözler önüne sermiştir. Tüm dünya, canlı yayın eşliğinde yapılan bu alçakça soykırımlara tepki gösterirken, ağızlarından demokrasi, özgürlük, hak gibi kavramları düşürmeyen dünya liderlerinin birçoğu çıkar gözeterek İsrail’in sırtını sıvazlamakta ufak bir kesimi ise utangaç kınamalarla kameralara poz vermektedir.
Bu zalim, bu riyakar tabloda umut bellenip sarılacak tek şey her ülkeden yükselen savaş ve soykırım karşıtı seslerdir. Hayatının büyük bir bölümünü cephelerde geçirmiş büyük komutan Mustafa Kemal Atatürk’ün yaklaşık bir asır önce söylediği “Yurtta barış, dünyada barış” sözüyle altını çizdiği barış odaklı politika, bugün dünyanın en acil ihtiyacı haline gelmiştir.
Her zaman barıştan, uygarlıktan ve insan hayatından yana tavır alan Eğitim-İş olarak altını çiziyoruz:
• Yeryüzünde hiçbir haklı kavga yoktur ki bebeklerin katledilmesini açıklayabilsin.
• Yeryüzünde hiçbir haklı kavga yoktur ki o gün uyandığında günlük ihtiyaçlarını nasıl gidereceğini düşünmekten başka uğraşı olmayan insanların üstüne bomba yağdırmayı aklayabilsin.
Savaş bir insanlık suçudur! Medeni dünya, adının hakkını vererek hep bir ağızdan bu canlı yayın katliamını durdurmalı ve yaraları sarmak için el ele vermelidir.
Hâlâ toprağından kaynağına kadar tüm insanlığa yetecek kadar bonkör olan bu gezegenin en ‘gelişmiş’ canlısı olan insanın, 2023 yılında kendi türünü yok etmek için sergilediği bu vahim çaba son bulmalıdır.
Barış istiyoruz!
Adalet istiyoruz!
Medeniyet istiyoruz!
Filler tepişirken çimenler ezilmesin, masumiyet dünyayı daha fazla terk etmesin istiyoruz!
Tüm dünya uluslarına sesleniyoruz: İnsanlığı kurtaracak ve ileri taşıyacak en önemli unsur adil ve kalıcı barıştır, bunu sağlamak tüm insanlığın vazifesidir!”