Ercan ÇELİK
Resül Kara’nın yazılı olarak yaptığı basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı; “15 Temmuz Hain Kalkışmasının esasen temelinde Fetöşçülerin yurtlarında yetişenlerin katkısı yadsınamaz, hatta diyebiliriz ki bir yurt sebebiyle bu insanlar fetöşçü olmuşlardır. Değerli kamuoyu ve sayın yetkililer öğrenci yurtlarına alınacak olan öğrenci yaşı en az 15 olması ve öğrencinin Lise öğrencisi olması mevzuat gereğidir. Özel öğrenci yurtları ise mevzuatındaki şartları yerine getirerek açılır. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Sınırları içerisinde kanunen faaliyet göstermesi yasak olan ve din kisvesi altında faaliyet gösteren tarikat ve cemaatlere ait kaçak yurtlar o kadar çoğaldı ki Fetöş’ ün yurtlarını kapatsanız, çetöş’ ün yurtları açılıyor misali mantar gibi tarikat ve cemaat yurtları gün geçtikçe çoğalmakta ve bu yurtlar kaçak olduğu için de denetim mekanizması dışında faaliyet göstermekte, buralarda cinsiyet ayrılmaksızın taciz, tecavüz ve aklınıza gelebilecek her türlü pisliğe küçük yaştaki öğrenciler maruz kalmaktadır. Mevzuat gereği Lise öğrencisinden daha küçük yaştaki öğrencilerin buralarda barındırılmaması hüküm altına alınmış olmasına rağmen İlköğretim çağındaki öğrencinler buralarda barındırılmakta ve kayıtsız, yasal olmayan yerler olduğu için bu konuda da devlet bir işlem yapamamakta, denetim gerçekleştirememektedir.
Bu tür yerlerin tespitinde en önemli nokta okul idarelerinin öğrenci takiplerini yapmasında saklıdır. Her okul müdürü her öğrencisinin durumu hakkında malumat sahibi olmak zorundadır ve bu zaten müdürün görevleri arasındadır. Bu tür kaçak ve yasal olmayan yerlerde kalan öğrencilerin tespitinden yola çıkarak konu sırasıyla İlçe Milli Eğitim, İlçe Emniyet müdürlüklerine ve tabiî ki Cumhuriyet Başsavcılıklarına, Kaymakamlık makamına bildirilerek bu hususta gerekli önlemin alınması istenmelidir. İkinci olarak görev biz vatandaşlarındır, kapısında tabelası olmayan bu tür yerler bilinmelidir ki kaçak yerlerdir ve mevzuata aykırı işler dönmektedir. Sırasıyla 155 Polis İmdat, Cumhuriyet Başsavcılığı ve Kaymakamlıklara konu hakkında bilgi vererek o yavrucakların o tür yerlerde heba olup gitmesinin önüne geçmeliyiz.
Son bir yıldır bu tür tarikat ve cemaat yapılarında skandallar ardı ardına patlak vermekte hatta minicik bedenler yanıp kül olmaktadır. Böyle durumlarda olaya yaklaşırken “bu benim çocuğum da olabilirdi” duyarlılığıyla yaklaşım sergilersek inanıyorum ki bu tür ahlaksız, kanunsuz olayların önü daha çabuk alınabilir. Tabiî ki burada yetkililerimize de büyük ölçüde iş düşmektedir. Bu yapılaşmaların illaki devlet kademesinde ve siyasette uzantıları, bağlıları her zaman mevcut olur. Bu tür yapıların üzerine giderken bu uzantılara prim verilmemelidir ki olayların üstü örtülüp giden gittiğiyle, ahlaksızlığa uğrayan uğradığıyla kalmasın.
Yaşanacak güzel günler için Kamuoyuna bu konuda duyarlı olmaya davet ediyor, saygılar sunuyoruz.”