Bir gün sonra, 16 Mayısta gözlerimizi İstanbul’a çeviriyoruz. 22 aslan yürek bir gemiye binmekte. Vapurun önünde adı yazılı: Bandırma. Yolculukları Samsun’a. Geminin motoru her an iflas edebilir. Pusula dersen evlere şenlik. Dalgalar her an gemiyi alabora edebilir. Onun için kıyıdan fazla uzaklaşmamak gerek. İngilizler geminin Samsun’a gitmesine izin vermişler ama her an cayabilirler. Ancak başka çare de yok.
19 Mayıs, Bandırma vapuru Samsun’da. Haykırıyorlar limanda kendilerini karşılayan kalabalığa. “Ey Türk ulusu, biz geldik. Size yeniden doğuşumuzu müjdelemek için işte buradayız.” Gerçekten de güneşin doğuşu gibi iniyor Mustafa Kemal. “Geldikleri gibi gidecekler.” diyor. Bu Yeniden Doğuş, Kurtuluş mücadelesinin başladığını, Çanakkale ruhunun canlanarak düşmanın bu topraklardan sökülüp atılacağını dile getiriyor. Halk bayraklarla, türkülerle eşlik ediyor kurtarıcısına.
Yıl 2012. Aradan 93 yıl geçti. Senin büyük kahramanlıklar sonucu yeniden doğuşu gerçekleştirdiğin yurdumuzda bazı densizler ortaya çıktı. 23 Nisan’ı çocuk bayramı yapanın sen olmadığını, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı”nın Faşist İtalya’dan alınan faşist bir ayinle ilgili olduğunu iddia ettiler. Sen onların sözlerine kulak asma. Gerçeği dünya bilmiyor mu? Fransa’da yayınlanan bir dergi, Kasım 1938 sayısında seni “Dünyada ilk kez beden eğitimini zorunlu kılan devlet adamıydı” diye tanımlamadı mı? Cahilliklerini umursama. Bunlar profesörmüş, üniversite öğretim üyesi imiş, aldırma. Bana göre sana olan kinlerini kusmaya hazır cahiller sürüsü.
Ya bize bıraktığın cumhuriyetin başındakilere ne demeli. Önce Van depremini bahane edip Cumhuriyet Bayramı törenlerini iptal ettiler. Ardından ilkelerini Milli Eğitimin amaçlarından çıkardılar. Daha sonra havalar soğuk, çocuklar hasta oluyor diye 19 Mayıs törenlerini yasakladılar. Senin Cumhuriyeti emanet ettiğin gençlerden biri buna “Dur” dedi, Danıştay haklı bulup bayramlar iptal edilemez kararı verdi. Ancak attıkları zaman mangalda kül bırakmayan, işlerine geldiği durumlarda hukukun üstünlüğünü savunan, hukuku etkilemeyin diyen hükümetin bakanı karara “Garabet” dedi. 2 günde yönetmelik çıkarıp tüm bayramlarımızı halkın coşkuyla izlemesini engellediler. Anıtına çelenk koymamızı bile yasakladılar. Amaçları seni unutturmak, Cumhuriyetin değerlerini birer birer ortadan kaldırmak.
Bazı gençlere bakıp üzülme. Otobüste yaşlılara yer vermeyen, yediği çikolatanın kâğıdını yanı başındaki çöp bidonuna değil de caddeye atan, uyuşturucu kullanan ehliyetsiz trafikte hız yapıp can veya canlar alan, namusunu, şerefini para ile satan, kitap okumak, spor yapmak yerine zamanını internet salonlarında geçiren, senin bu vatan için yaptıklarını unutup yabancı hayranı olan, askere gitmemek için yalan rapor alan gençleri de görebilirsin. Beyinleri yıkanan türbanlı kızlarımızın “Dinimiz başımızı örtmeyi emrediyor. Saçımız dalgalanırsa erkekleri tahrik etmiş oluruz. Ayetlerde avret yerlerinizi örtünüz, yazıyor.” dediklerini duyabilirsin. Dedim ya beyinleri yıkanmış. Zavallılar nerelerinin avret yeri olduğunu bilmiyor. Onlar senin değerini bilmeyenler. Ama hepsi öyle değil. Bizler ve senin Cumhuriyeti emanet ettiğin gençlik daha ölmedik. Senin için sokaklarda “Mustafa Kemal’in askerleriyiz.”, “Genciz, güçlüyüz, Atatürkçüyüz.” diyenlere de kulak ver.
19 Mayıs gençlerimizin en mutlu günü. Çünkü bu gün Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramı. Bu bayram Samsun’u hatırlama günü. Bu bayram Samsun’a çıkışın, Oradan Anadolu’ya akışın, olmazın gerçekleştirildiği kurtuluş günlerinin bayramı. Bu bayram Ulu Önder Atamızın doğum günü. Bu bayram Mustafa Kemal’in Atatürk olma günü. Gençler, bayramınız kutlu olsun! Ne mutlu Atamızın değerini bilen gençliğe.
Saygılarımla hoşça kalın.