Öncelikle şunu belirtmek istiyorum.. Vücudumuzda yağ birikmesinin üç temel sebebi vardır.
1.Genetik özellikler
2.Hareketsiz yaşam
3. Girdi-Çıktı dengesizliği
Yukarıda saydığım maddelere gayet tabi daha birçok etken eklenebilir.. Örneğin stress, dengesiz beslenme, bazı ilaçların kullanımı, fast food tüketimi vesaire.. Ancak bu üç maddeye temel nedenler diyebiliriz..
Genetik özellikler olarak inceleyeceğimiz durum aslında çok basit.. Boyumuz, göz rengimiz, bazı hastalıklar bize ailemizden miras olarak geçtiği gibi fiziki olarak iri, çok zayıf, ya da kilolu olmamız da ailemizden miras olarak aldığımız özellikler dahilinde olabilir..
Hareketsiz yaşam isminden de anladığımız gibi aslında çoğu yerde karşımıza çıkan, yalnızca kilo alımı ile ilgili olmayan, aynı zamanda vücutta işleyen mekanizmayı sağlık yönünden de olumsuz etkileyen bir yaşam biçimi olmasıdır.. Bir çoğumuz masa başı işlerde hareket etmeden çalıştığımız gibi kimimiz de mesai saatlerini uzunluğundan çoluk çocuk koşuşturmasından ve günlük hayatın genel sıkıntılarından zaman kalmamasından şikayet edip sağlıksız şişmanlık kaderine razı olmuş durumdayız.. Hareket etmeyen bireyin metabolizması yavaşlar ve üçüncü maddeyle de ilgili olarak girdi-çıktı dengesi bozulacağından sürekli yağ depolamaya başlar..
Vücuda alınan kalori harcanandan fazla olduğu durumlarda, vücut metabolik olarak fazla enerjiyi yağa dönüştürüp depolayacaktır. Bu da girdi-çıktı dengesizliği sonucunda alınan kilolara sebep olacaktır.
MUCİZELER VE BÖLGESEL ZAYIFLAMA
Sevgili okurlar, yeryüzünde sağlıklı bir biçimde sizi hızlıca yağlarınızdan kurtaracak, üstelik bunu metabolizmanıza zarar vermeden yapabilecek hiç bir meyve, sebze, ot, özel su ya da bir öz bulunmamaktadır. Bunun yanında bölgesel zayıflama denilen her türlü yöntem ve teknik, ticari kaygılar sonucunda size sunulan ürünleri satın almanız üzere kurgulanmış *YALAN*lardan ibarettir. Örneğin zayıflayacağınız söylemleriyle satın aldığınız bir terleme eşofmanı size yaptığınız egzersiz boyunca fazladan su ve mineral kaybettirecek, kilo verdirmek bir yana, bir de egzersiz veriminizi düşürecektir. Buna vücuda sürülen “Özel olduğu söylenen” tuzlardan sonra o bölgeleri buzdolabı poşetiyle sarma yöntemi de dahildir. 45 dakikalık bir egzersiz sonunda ter yoluyla kaybedeceğiniz 150-350 gram suyu, içeceğiniz bir iki bardak suyla zaten geri alacağınızdan, bu yöntem hali hazırda kulağa da pek mantıklı gelmemektedir. Zaman zaman değişik isimlerle piyasada satılan çeşitli bitki tozlarının, çaylarının da metabolizmayı hızlandırdığı bir gerçektir, ancak hiçbir zaman sürekli yapılan egzersizlere, sürekli yapılan sağlıklı beslenmelere yardımcı olma faydasından daha fazlasını veremez, asla tek başına bir zayıflama yöntemi olamazlar.
Tüm bunların yanında mekik çekerek göbeğinizi E-Rİ-TE-MEZ-Sİ-NİZ!! Düzenli mekik çekmek çok faydalı bir karın egzersizidir.. Ancak göbeğinizi küçültmez, oradaki yağları eritmez.. Karın kaslarınızı güçlendirir ve etrafındaki yağ dokusu yok olduğunda baklava diye tabir ettiğimiz görüntünün oluşmasına önemli ölçüde katkı sağlar.
Sabahları genelde Fatih Parkı’nda yeni yapılan tartan zeminde düz koşu yapıyorum.. Çoğu zaman orada üzerinden şıkır şıkır torba sesine benzer sesler gelen insanlarla karşılaşıyorum.. Buzdolabı poşetini beline saran mı ararsın, yoksa 100 Tl’ye aldığı hiç hava almayan eşofman takımını giyen mi.. Asla ve asla bu yöntemlerle kilo veremezsiniz.
PEKİ NASIL ?
Öncelikle hedef zaman aralığınızı geniş tutmalı ve gerçekçi hedefler ile yola çıkmalısınız.. Azim ve kararlılıkla yılmadan mücadele vermeli, ne kadar uzak olursa olsun hedefe varmak için bir an bile tereddüt etmemelisiniz.. Sağlıklı beslenme ve egzersizi geçici bir dönem planlaması olarak değil, bilhassa kalıcı ve sürekli yaşayacağınız bir yaşam felsefesi olarak görmelisiniz.. Buna bağlı olarak vücudunuzun istendik forma girmesi fazlalığınıza göre 6 ay ile 16 ay arası olacaktır..
Ama ille de mucize istiyorsanız şunu söyleyebilirim, karbonhidrat alımını azaltın ve her sabah kahvaltı yapmadan önce 1 saat yürüyün..
Sporla Kalın! Sağlıcakla Kalın!